8 Ocak 2013 Salı

NOEL ŞARKISI


Noel Şarkısı 
Yüzünde, herkeslerden evvel uyanmanın verdiği o muzırlık,
Bir sırıtma ile dolaşıyordun,
Çok kibar bir sırıtma ile.
Adımların çok hafif, kuş gibi...
Bedenin zarif, üzerindeki kıyafetler ince yünden.
Fakat çocuksusun, sanki hala çocuksun.
Dans eder gibi yürürken,
Köşeden çıkıverecek o sincabın arkasına takılıp,
Tavşan deliğine kadar bir kez daha takip edebilirsin onu...
İşte o Noel sabahı tanıdım seni.

Bu Ekim sabahında,
O Noel’in kokusunu bile duyabiliyorum kardeşim,
Çocuklar, Çam ağaçları, Çam fıstıkları ve Çokça geyik,
Evde, Noel’in kendi kendine pişirdiği bir yemek kokusu,
Sokaklar ise, Noel diye,
Her çocuk mutlu uyuyor diye,
Yataklardan yaydıkları kokuyla dolu.
Duyuyor musun?....
Duyduğun için ayaktasın,
Dolaşıyorsun sabahı.

‘Ve Noel Anne’yi bu yıl da beklemeye devam edeceğim.
Bu gece rüyamda, ya da yarın sabah yatağımda,
Ceplerinde bir armağan ile,
Bana doğru gelecek,
Büyük bir armağan ile.’
Yürürken söylediğin bu şarkıyla,
Havayı boyuyorsun sesinle,
Hissedebiliyorum burdan,
Göremesem de ordan.

Bugün gölgede bir Ekim Güneşi,
Oysa bizim kalplerimizde kar yağıyor kardeşim.
Ve biz hala peşindeyiz.
Onun, Noel Anne’nin.
Defalarca kez o şöminenin içinde yakalansak,
Defalarca kez de geri döndürülsek de,
Gene, peşindeyiz.
Gene, peşindeyiz.
Umutlar nereye sığardı,
Ellerin ceplerde durmazsa donacağı o soğukta?
Güneş, Ekim’in güneşi,
Havada olmayan bir kar,
Umutlar nereye sığardı?
Bunlar mıydı Noel’in sırtında taşıdıkları,
Bundan mıydı yorulup bir Noel Anne doğurduğu?
Bunlar mı beni sana,
Seni bana doğurtan,
Olmayan annemizden?

Sen, buraların yabancısı değilsin,
Bu sokaktaki olmayan karın, ya da tek şömineli evin.
Kardeşim,
O şöminede yuvarlanan,
O şömineden hiç çıkmayacakmış gibi tırmanan,
Ama gene de Noel’in kokusunu duyan,
Bir ‘Biz’ olduk biz yıllarca.

Kardeşim,
Yeniden kar yağmaya başlayana dek,
Sokakların beyazı ile yetin, ve gözlerin yaş görmesin.
Noel bu yıl da gelecek,
Ve şarkısını söylemeden gidecek.
O yüzden sen,
Hiç susma bu yıl...
Ne bu yıl, ne de başka bir yıl,
Hiç susma...



2007 yılında yazdığım eski bir şiirim, İndigo Dergisi'nde yayınlanmıştır

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder